Özel tur otobüsümüzle sabah 07.00’da Ankara’dan hareketle, yol güzergâhındaki misafirlerimizi alıp, belirli noktalarda vereceğimiz molaların ardından Pınarbaşı - Gürün üzerinden Malatya Darende’ye varış. Tohma Kanyonu içerisinde bulunan Somuncu Baba Türbesi’ni ziyaret edip Kanyon’da vereceğimiz serbest zamanda hem nehir kenarında kanyonun güzel manzaraları eşliğinde yürüyüş hem de dinlenme imkânı. Ardından Malatya’ya varış ve Şire Pazarı'nda meşhur Malatya kayısısı alışverişi için serbest zaman. Alışverişlerimizin ardından eski Malatya, Battalgazi ilçesine hareket. Battalgazi ilçesinde Orta Asya Selçuklu İslam Mimarisi’nin Anadolu’daki yegane örneği olan Ulucami, Silahtar Mustafa Paşa Kervansarayı gezilerinin ardından, Malatya’daki otelimize varış ve yerleşme. Akşam yemeği ve konaklama Malatya 'daki otelimizde (1.Gece)

Sabah otelimizde alacağımız açık büfe kahvaltı sonrasında, halk türkülerine esin veren Karakaya Baraj Gölü üzerindeki Kömürhan Köprüsü’nü geçerek Elazığ’a varışımızı takiben, eski ismiyle El-Aziz olarak bilinen Gakkoşlar diyarında eski yerleşim yeri olan Harput’a hareket. Harput Kalesi, Ulu Camii, Harput Konakları, Arap Baba Türbesi gibi tarihi yapıları görüp, Balak Gazi Heykeli altında bulunan kafeteryadan Elazığ’ı kuş bakışı seyrettikten sonra verilen kısa mola sonrası, Bingöl’e hareket. Bingöl’ü panoramik olarak otobüsümüzden gördükten sonra, Muş Ovası’nı ve Büyük Komutan Alparslan’ın Türklere Anadolu’nun kapılarını sonuna kadar açtığı bölgelerin içerisinden geçerek Bitlis’in Ahlat ilçesine varış. Erken döneme ait en büyük Türk- İslam Mezarlığı olan Ahlat Selçuklu Mezarları’nı ziyaretimizde, her biri anıt niteliğinde olan ve bazılarının boyu üç buçuk metreye kadar ulaşan, Orta Çağ Türk Mimarisi mezarlarını içeren adeta bir açık hava müzesi gezisi yapıyoruz. Ahlat’da geçireceğimiz keyifli zaman sonrasında Güroymak’a hareket. Yine son dönemde adı kaplıcaları ve şifalı suları ile sıkça duyulmaya başlayan bu şirin ve küçük ilçe, özellikle kış aylarında, her yer karlarla kaplı iken yöre halkının gençlerinin ve çocuklarının hayvanlarını (Atlarını , Mandalarını) sıcak sularda yıkarken, kendilerinin de bu sıcak ve şifalı sularda cıvıl cıvıl oynamaları ortaya çok güzel manzaralar çıkarmaktadır. Gün sonunda Bitlis’in Güroymak ilçesine geliş ve otelimize yerleşme. Akşam yemeği ve konaklama Bitlis/Güroymak'daki otelimizde (2.Gece)

Sabah otelimizde alacağımız açık büfe kahvaltı sonrasında, Tatvan üzerinden Gevaş’a hareket. Gevaş’tan bineceğimiz teknemiz ile Van Gölü’nde bulunan beş adadan, yaşam olan tek adası ve bu adanın üzerindeki hristiyanlık tarihinin en önemli yapılarından biri olan Kutsal Haç Kilisesi ünvanlı Akdamar Adası ve Kilisesi’ni göreceğiz. Akdamar Adası'nın ve kavuşamayan aşıklarının hüzünlü hikayesini ve Kral Gagik'in muhteşem kilisesinin tarihini öğrendikten, Ermeni taş ustalığının dünyadaki en güzel örneklerinden biri olan kilisenin, dış duvarlarına işlenmiş kabartmaların kutsal metinlerde geçen hikayelerini, rehberimizden dinledikten sonra teknemize binip, Gevaş’a dönüş. Ardından otobüsümüze binerek Van'a varış. Van denince ilk akla gelen o sevimli dostlarımız olan, farklı renkteki gözleri ve karakterleri ile Van Kedileri'nin soylarının devam ettirilmeye çalışıldığı küçük bir merkez olan Van Kedi Evi’ni ziyaret. Kedi evinin yanında bulunan Urartu El Sanatları Atölyesi’nde binlerce yıldır yöre zanaatın inceliklerini ustalardan dinleyip, dileyen misafirlerimiz için kısa bir alışveriş molası. Ardından yaklaşık 3000 yıl öncesinde bu coğrafyada yaşamış Urartu Uygarlığından kalan, Hakkari ve tüm Doğu Anadolu Bölgesi’nden gelen, bir çok dönem eserinin interaktif bir şekilde sergilendiği, son dönem müzecilik sisteminin en güzel örneği olan Van Arkeoloji ve Etnoğrafya Müzesi’ni ziyaret. Müze ziyaretimizin ardından Van’ın eski yerleşim yeri olan Tuşpa Kalesi’ne varış. Urartu Krallığı’nın başkentinin kurulduğu, kalenin eteklerinde rehberimizden bu uygarlıkla ilgili bilgileri alırken, gün batımı saatlerinde dileyen misafirlerimiz kalenin üzerinde Van Gölü’nün muhteşem manzarasını fotoğraflayabilir, dileyen misafirlerimiz kalenin eteklerinde vereceğimiz serbest zamanımızda çaylarını yudumlayabilirler. Ardından otelimize varış ve yerleşme. Akşam yemeği ve konaklama Van'daki otelimizde (3.Gece)

Sabah otelimizde alacağımız açık büfe kahvaltı sonrasında, Muradiye Şelalesi’ne hareket. Muradiye Şelalesi’ni , Şeytan Köprüsü’nü gördükten ve kısa bir de fotoğraf molası verdikten sonra, yol güzergahımızda yer alan, Osmanlı’nın 1500’li yılardaki en önemli savaşı olan Çaldıran Savaşlarının geçtiği meşhur Çaldıran Ovası‘nı ve Tendürek Dağı Geçidi'nden (2644 m) geçerken katılaşmış lavları, ve bu kayaçların muhteşem manzaralarını otobüsümüzden görme imkanı. Sonrasında Ağrı ilinin meşhur ilçesi Doğubayazıt’a varış. Öğle yemeği molamızın ardından, Osmanlı İmparatorluğu'nun Lale Devrindeki son büyük anıt yapısı İshak Paşa Sarayı’nı rehberimizin anlatımları eşliğinde geziyoruz. Sonrasında, devam eden yolculuğumuzda, 5137 m yüksekliği ile ülkemizin en yüksek dağı olan Ağrı Dağı’nın büyüleyici görüntülerini fotoğraflıyor, akabinde Iğdır’da Iğdır Soykırım Anıt ve Müzesi’ni görüyor, oradan da Ermenistan sınırımızı takip ederek Kars’a doğru yolumuza devam ediyoruz. Kars’ta ilk gezi noktamız Ermenistan ile sınırımızı teşkil eden Arpaçay’ın kenarında kurulmuş Ani Harabeleri olacaktır. Ani 1000 yıl öncesinin bölgenin en büyük, en zengin şehirlerinden biridir. Ören yerinde göreceğimiz anıtsal yapılardan bunu kolaylıkla anlayabilirsiniz. Ermeni–Gürcü kültürünün en önemli yapıtlarının yer aldığı eserler arasında Katedral, Surp Kirkor, Surp Pirgiç, Resimli Kilise, Selçuklu eserlerinden Menucehr Cami, Ebul Muhammeran Cami gibi anıtsal yapıları görüyor ve sonrasında, Kars merkezde bulunan otelimize giriş yapıyoruz. Akşam yemeği ve konaklama Kars'daki otelimizde (4.Gece)

Sabah otelimizde alacağımız açık büfe kahvaltı sonrasında, ülkemizin en doğusunda olmasına rağmen, aslında Kafkasya’nın en batısında olan, yani hem doğulu hem batılı özellikleriyle hayat dolu bir şehir olan Kars’ta şehir merkezi gezisi. 12 Havariler Kilisesi’ni, Taş Köprü’yü, Kars Kalesi’ni panoramik olarak gördükten sonra, Kars çarşılarında Kars’ın meşhur kaşarından, balından ve çeşitli yöresel ürünlerinden alabilmeniz adına bir serbest zaman. Serbest zamanımızın ardından küçük ama çok etkili bir müze olan Kars Kanlı Tabya Müzesi’ni ziyaret. Doğu cephesi ve Sarıkamış Şehitleri adına yapılmış olan bu küçük interaktif müze sizleri çok etkileyecektir. Müze ziyaretimizin ardından Sarıkamış’a hareket. Sarıkamış’ta Osmanlının son döneminde yapılan en büyük taktik hatası yüzünden 90 bin şehidimizin soğuktan donarak öldüğü Allahuekber Dağları’nın eteklerinde temsili olarak yapılmış olan küçük şehitliği ziyaret ederken Şehitlerimizi de yaad ediyoruz. Sarıkamıştan ayrıldıktan sonra ormanların içerisinden geçerken obsidyen yataklarını ve Horasan’a gelirken de Peribacası oluşumlarını otobüsümüzden panoramik olarak görüyor ve Pasinler üzerinden Erzurum’a ulaşıyoruz. Erzurum da ilk olarak meşhur Cağ Kebabı ve Kadayıf Dolmasının tadına bakmayı ihmal etmiyor ve öğle yemeğimizi alıyoruz. Öğle yemeğimizin ardından ise Çifte Minareli Medrese, Üç Kümbetler, Erzurum Ulu Cami ziyaretlerimizi gerçekleştirerek, eski Erzurum evlerinde vereceğimiz kısa bir çay kahve molası ardından Yakutiye Medresesi ve Lalapaşa Cami’nin yanından geçip Erzurum’un meşhur Oltu Taşlarından yapılmış envai çeşit ziynet ve takıların sergilendiği Taşhan'da sizlere alışveriş yapabilmeniz adına bir serbest zaman veriyoruz. Şehir merkezinde geçireceğimiz bu keyifli zamanların ardından Erzurum’dan ayrılıyor ve Aşkale, Tercan, Mercan üzerinden Erzincan’a ulaşıyor ve otelimize yerleşiyoruz. Akşam yemeği ve konaklama Erzincan'daki otelimizde (5.Gece)

Sabah otelimizde alacağımız açık büfe kahvaltı sonrasında otelimizden hareket. Erzincan’ın bir meşhur ilçesi Kemaliye (Eğin) ilçesine keyifli bir yolculuk sonrası varış. Munzur Dağları’nın eteklerinde yapacak olduğumuz bu yolculuk doğası, ormanları, ağaç tünelleriyle sizlerde keyifli bir hissiyat uyandıracaktır. Bu keyifli yolculuğun sonunda bizleri Karanlık Kanyon ve Fırat Nehri üzerine yapılmış bir köprü beklemekte. Kemaliye’de ilk durağımız öncülüğünü Recep Yazıcıoğlu’nun yaptığı ve devlet-millet iş birliği ile yapılan ilk proje olan köprünün, bölge için ne denli öneme sahip olduğunu rehberimizden dinledikten sonra, Kemaliye Taş Yol’a varış. Karanlık Kanyon ve Fırat Nehri’nin dağları delerek oluşturduğu yüksekliği su seviyesinden yer yer 100 metrenin üzerine çıkan, sarp ve dik yamaçların kıyısı boyunca uzanan bu yol sizleri hayrete düşürecektir. İnsanların tamamen elleri ile ve tamamen iptidai şartlarda yaklaşık 150 yılda açtığı ve zamanında Kemaliye-Divriği arasında bağlantı oluşturan bu yol, insan emeği ve kararlılığının günümüzde yaşayan en büyük sembolüdür. Karanlık Kanyon kenarından Kemaliye merkeze doğru gider iken TÜBİTAK tarafından bölgede düzenlenen doğa gezileri sırasında toplanmış olan canlı, bitki, maden türlerinin sergilendiği, ülkemizin en geniş kapsamlı Doğa Tarih Müzesi’ni geziyoruz. Sonrasında Kemaliye de özlem, hasret, sıla kelimelerini yazıya dökmüş kadınların gurbete çalışmaya giden sevdikleri için yazdıkları manilerin sergilendiği Mani Yoluna çıkıyoruz. Mani yolunun sonrasında oldukça keyifli bir yer olan Taş Dibi Mahallesinde yer alan Lökhane’ye gidiyoruz. Mahalle aralarından geçerken yöre mimarisinin en güzel örneklerini görüyor ve bu mimari ile ilgili bilgileri rehberimizden alıyoruz. Lög/Lök yapımını öğrenip, dileyenler alışverişini yapıp bilgilendikten sonra Ahmet Kutsi Tecer’in ‘’Orada Bir Köy Var Uzakta’’ dizelerine konu olan Apçaağa Köyü’ne ulaşıyoruz. Apçaağa Köyünde fotoğraflarımızı çektikten ve küçük ama yöre mimarisinin en güzel örneği olan müzesini de ziyaret ettikten sonra Kemaliye gezimizi sonlandırıyor ve İliç üzerinden kültür turları kapsamında tur programlarına nadir alınan Divriği Ulu Cami ve Darüşşifası’nı gezmek için Divriği’ye varıyoruz. Divriği gezimiz sonrasında akşamüstü saatlerde Kangal üzerinden Sivas’a ulaşıyoruz. Sivas şehir merkezinden geçerken Taşhan , Çifte Minareli Medrese , Buruciye Medresesi , Şifahiye Medresesi , Kale Meydan Camii , Kongre Binası gibi tarihi yapıları otobüsümüzden panoramik olarak görüyor ve otelimize yerleşiyoruz. Akşam yemeği ve konaklama Sivas'daki otelimizde (6.Gece)

Sabah otelimizde alacağımız açık büfe kahvaltı sonrasında, Sivas’taki gezilerimizi tamamlayıp Ankara’ya doğru yol alıyoruz. Ankara’ya varışımız sonrasında, bir başka Esmeralda Tur seyahatinde buluşmak üzere siz değerli misafirlerimizle vedalaşma.